3 Aralık Dünya Engelli Hakları Farkındalık Günü: Hak Temelli Yaklaşım ve Erişilebilir Yaşam

3 Aralık Dünya Engelli Hakları Farkındalık Günü’nde doğru iletişim ve hak temelli yaklaşım çok önemlidir. Engellilik kutlama değil, eşit erişim ve bağımsız yaşam hakkıdır. Ayrımcı ve boş ifadeler yerine erişilebilirlik, eğitim, istihdam ve sosyal katılım odaklı çözümler öncelikli olmalıdır.

Kırıcı olmayayım derken ayrımcı ve anlamsız ifadeler kullanmayınız. Hak temelli savunuculuk günleri ve haftalarında kutlama yapılmaz.

3 Aralık “kutlama” günü değildir

  • Engellilik “kutlanacak” bir durum değildir.
  • “Engelliler gününüz kutlu olsun” ifadesi, bireyi var olduğu durumdan dolayı tebrik eden yanlış ve kırıcı bir söylemdir.
  • 3 Aralık, farkındalık, yüzleşme, hesap verme ve çözüm geliştirme günüdür.

Engellilik tercih değildir, “hepimiz engelli adayıyız” demeyin

Bu ifade artık klişeleşmiş ve birçok kişinin farkında olmadan kullandığı yanlış bir söylemdir:

  • Engellilik aday olunacak bir şey değildir. Kaza, hastalık, kalıtsal durum, yaşlanma veya başka nedenlerle ortaya çıkabilir.
  • “Hepimiz engelli adayıyız” demek, engelliliği kötü bir şeymiş gibi sunmak ve korku unsuru olarak kullanmaktır.
  • Yaşlanırsak zaten hepimiz belirli düzeyde engellilik deneyimleyeceğiz, dolayısıyla bu cümle hem anlamsız hem faydasızdır.

Bu ifade iyi niyetli olsa da engelli bireyleri “acınacak bir son” gibi gösteriyor. Bu yaklaşım yerine odaklanmamız gereken şey, erişilebilir yaşam.

“Sevgi her engeli aşar”, içi boş, romantik ve sorun saklayıcı bir ifadedir

Bu söylem yıllarca tekrarlandı ancak aslında hiçbir çözüm sağlamıyor:

  • Sevgi rampayı yapmaz.
  • Sevgi kaldırımı alçaltmaz.
  • Sevgi eğitim, işe alım ya da kültürel hayata katılım sağlamaz.

Gerçekte engeli aşan şeyler şunlardır:

  • Erişilebilir mimari çevre
  • Erişilebilir ulaşım
  • Eğitim hakkının eşit kullanılması
  • İş hayatına katılım
  • Spor, sanat ve kültür alanlarında görünür ve bağımsız yer alma

Sevgi çok değerli. Ancak sorun sevgi yokluğu değil, sistemlerin engelli bireyleri hesaba katmadan kurulmuş olmasıdır.


4. Engellilik bir hastalık değildir, “geçmiş olsun” denmez

  • Engellilik iyileşmek veya atlatılmak üzere konan bir tanı değildir.
  • Birine engelliliğinden dolayı “geçmiş olsun” demek, toplumsallaşma ve vatandaşlık boyutunu yok saymaktır.
  • Selam veriliyorsa herkes gibi selam verilmelidir.

Birinden engeli üzerinden özür dilemek veya “başına gelmiş bir felaket” gibi bakmak en zarif görünen ama en incitici ayrımcılık biçimlerinden biridir.

Yardım değil, hak: Engelli bireyler “vatandaştır”

Engelli bireyler:

  • Yaşam hakkına sahip,
  • Eşit hizmet alma hakkına sahip,
  • Yargı önünde eşit,
  • Ulaşım, eğitim, kültür ve sosyal hayata bağımsız katılım hakkı olan

tam vatandaşlardır.

Onları:

  • yardıma muhtaç,
  • korunması gereken,
  • hayatı birilerinin insafına

bağlı göstermek ayrımcılığın temelidir.

Akülü sandalye hediye etmek hizmet değildir

Bir belediye ya da kurum:

  • Kaldırım yapmamış,
  • Yaya yollarını rampasız bırakmış,
  • Ulaşımını erişilebilir tasarlamamış,
  • Kamu binalarını uygun hale getirmemişse,

verdiği akülü sandalye çözümsüzlüğün “makyajıdır”.

Engelli parkı, engelli plajı, engelli kafe gibi uygulamalar, ayrımcılığın başka hali

Ayrı mekanlar üretmek yerine:

  • Tüm şehirler,
  • Tüm iletişim sistemleri,
  • Tüm kamusal alanlar,

herkes için erişilebilir tasarlanmalıdır.

Sosyal medyada kullanılan dil artık geri dönüyor

Yanlış bir ifade kullanan kamu kurumu, marka veya kişi:

  • Ağır eleştiri alıyor,
  • Üzülüyor,
  • “Kötü niyetli değilim” demek zorunda kalıyor.

Bu nedenle iletişim başlangıçta doğru kurgulanmalıdır.

Devlet ve kurumlar hesap vermelidir

3 Aralık gibi günlerde kurumların şunları yapması gerekir:

  • Bir yıl içinde engellilerin hayatına eşit katılım için neler yaptığını açıklamak
  • Gelecek yıla yönelik planlarını engelli bireylerin kendisiyle paylaşmak
  • Engelli politikalarını kapalı değil şeffaf yürütmek

Siyasi partiler ve yerel yönetimler için önemli hatırlatma

Türkiye’de resmi oranlara göre:

  • Engellilik raporu %40 ve üzeri olan birey sayısı 10 milyondan fazla,
  • Aileleriyle birlikte 30 milyonu aşkın insan anlamına geliyor.

Bu büyük seçmen kitlesi:

  • Hizmet üretene,
  • Erişilebilirliği sağlayana,
  • Somut çözüm sunana
    oy veriyor.

SONUÇ: Engellilik bir acıma değil, bir hak mücadelesidir

3 Aralık Dünya Engelli Hakları Farkındalık Günü’nde yapılmaması gereken:

  • Kutlamak
  • Duygusallık üretmek
  • Boş sloganlar paylaşmak

yapılması gereken ise:

  • mimari engelleri kaldırmak,
  • iletişim kanallarını erişilebilir kılmak,
  • bağımsız yaşamı desteklemek,
  • engelli bireylerin sözünü güçlendirmek,
  • sistemleri katılımcı hale getirmektir.

Adem Kuyumcu

Engelli Bakım Rehabilitasyon ve İletişim Uzmanı

Erişilebilir Kent ve Engelsiz Turizm Uygulamaları Uzmanı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir